top of page

BEDENİMİ VE ELBİSELERİMİ TEMİZ TUTARIM

   Beden temizliği, vücudumuza ait bazı kısımların temizlik ve bakımı ile elbise, çorap ve ayakkabıların temizliğini içine alır. 

Genel vücut temizliği

Vücut temizliği derinin kir ve salgılardan arındırılması için, sabun ve 37-38 C sıcaklıktaki suyla yıkanmasıdır. Her gün, değilse iki günde bir, en geç haftada bir defa yıkanmalıdır. Peygamber (sas)'in hiç olmazsa haftada bir kere vücudun tamamen yıkanmasını ve her türlü kir, pis kokudan arındırılmasını tavsiye ettiği bilinmektedir.

Su ile temasın vücudun elektrik yükünü dengelediği, ılık/sıcak suyla yıkanmanın asabî ağrıları azaltıp giderdiği, çeşitli romatizmal hastalıklara iyi geldiği, günlük gerginlikleri azalttığı, ferahlık ve zindelik verdiği, kan dolaşımını uyardığı, cilt sağlığına iyi geldiği bilinmektedir. Bu faydaların bir kısmı, soğuk duş/banyo ile de temin edilebilmektedir. Soğuk duş alamayanların, hiç olmazsa ılık-sıcak duştan sonra el, kol, yüz, ayak ve bacaklarını soğuk suya tutmaları faydalı olur. Aşırı sıcak su ile temas ve aşırı keselenme cilt sağlığını bozar.

Temizlenmede herkesin kullandığı havuzlardan uzak durulmalı, tedavi maksatlı olanlar dışında durgun su ve küvette yıkanmamalıdır. Uzakdoğu ve Batı'da küvet ve fıçı gibi durgun suda yıkanma alışkanlığı yaygındır. Temizlik ve sağlık için uygun olanı duş tarzındaki yıkanmadır.

Dinimizin önemli bir emri olan boy abdesti (gusül) genel vücut temizliğinin çok önemli bir boyutudur.

El ve yüz temizliği
Dış ortamla teması ve çok kullanılması sebebiyle el temizliği önemlidir. Yemekten önce ve sonra, uyandıktan sonra, gıda işleriyle uğraşırken,
yemek hazırlarken, hayvanlara dokunduktan sonra, bebek ve hasta bakımından önce ve sonra eller yıkanmalıdır.
Yüzün yıkanması; baş ağrılarının azalmasına, zindeliğe, sağlıklı ve güzel görünüme, baş bölgesinde kan dolaşımının düzenlenmesine katkıda bulunur. Dışa açık bir uzuv olması hasebiyle de kirlerden arındırılması tıbbî faydalar sağlar. Yüzle birlikte boynun yıkanması, beyni besleyen damarların uyarılması sebebiyle son derece faydalıdır.

Ayak temizliği

Ayak sağlığı için, temizlik kurallarının uygulanması önem taşır. Ayakların her gün yıkanması ve yıkandıktan sonra, özellikle parmak aralarının iyice kurulanması gerekir. Aksi halde nemli ortam, mantar enfeksiyonlarının gelişmesine sebep olur. Ayak tırnakları düzenli aralıklarla kesilmelidir. Parmak aralarının kuru kalabilmesi için ayakkabı sıkmamalı, çoraplar nem emici olmalıdır. Ayakkabının temizliği de çok önemlidir. Ayakları terleme eğiliminde olanların, ter ve kirleri ayakkabıya siner; ayak ve çorap temizlense bile ayakkabı giyilince hemen ayak kirlenir. Bundan dolayı ayak temizliği, çorap ve ayakkabı temizliği ile desteklenmelidir.

 Tırnak temizliği 

El ve ayak temizliğinin tamamlayıcısı tırnak temizliğidir. Tırnaklar düzenli aralıklarla kısa ve yuvarlak şekilde kesilmelidir. Ancak, tırnak batmasını önlemek için ayak tırnaklarının düz kesilmesi tavsiye edilir.

Tırnakların muhtemel birer mikrop yuvası olabileceği akıldan çıkarılmamalıdır. Peygamberimizin bu hadisi şu hususa dikkat çekmektedir:

"Ey Ali, uzayan tırnaklarını kes! Zira zararlı şeyler uzayan tırnaklar içinde barınır." (Deylemî) bu hadisteki kastedilen zararlıların en azından bir kısmının mikrop olduğu bugün bilinmektedir. Pis tırnaklı bir elin; ağız, burun, göz ve temas edebileceği vücut kısımları düşünülürse, nasıl bir tehlike taşıdığı kolayca anlaşılabilir.

Tırnak kesme aralığı genellikle bir hafta olarak tavsiye edilir.

Ağız ve diş temizliği

Maalesef ülkemizde; yirmi yaşına gelen her yüz kişiden 89'unun dişleri çürük, okul çocuklarının % 67'si diş fırçası kullanmamakta ve yılda her 4 kişiye sadece bir diş fırçası düşmektedir.

Ağız ve diş sağlığının devam ettirilmesinde, hastalıklardan korunmada, en kolay ve ucuz metot diş fırçalamadır. Dişler, yemeklerden hemen sonra değil; ağzın asititesinin normale dönmesi beklenerek (yemeklerden 1,5 saat sonra) fırçalanmalı ve çok az diş macunu kullanılmalıdır. Kullanılan fırçanın kılları bozulacağından üç ayda bir değiştirilmelidir. Fırçalama genellikle diş etinden dişe doğru olmalıdır.

Dişlerde çürük olmasa bile altı ayda bir dişlerin muayene ettirilmesi uygun olur. Şekerli ve karbonhidratlı besinlerin yenmesinden sonra, ağzın su ile çalkalanması veya biraz su içilmesi diş çürüklerinin oluşumunu azaltır.

Peygamberimizin, ağız ve diş sağlığı konusundaki hassasiyeti dikkat çekicidir. Efendimiz farz ve nafile namazlar dikkate alındığında, günde beş-on defa misvak kullanmayı tavsiye etmektedir. Kendileri farz namazlardan başka, kuşluk namazı kılar ve her namazdan evvel, namaza durmadan ve abdest alırken, mutlaka misvak kullanırdı. Peygamberimiz:

"Eğer ümmetime zorluk vereceğinden çekinmeseydim, her namazın başında onlara misvak kullanmalarını emrederdim." (Buharî, Cum'a-8; Müslim, Taharet-42), "Misvak kullanın, çünkü misvak ağzı temizler." (Buharî, Savm-27) buyurmaktadır.

Göz, burun ve kulak temizliği

Gözlerin yıkanması göz damarlarına kuvvet verir, göz iltihaplarına meyli kırar, göz pınarlarında biriken kirleri temizler, göze kadar bulaşmış mikropları uzaklaştırır, görme keskinliğini artırır. Özellikle yorgun gözlerin soğuk su ile yıkanması dinlendiricidir.
Burun içini temizleme, havanın akciğerlere daha temiz gönderilmesine katkı yapar. Ayrıca nefes almayı kolaylaştırır, sinüslerin açılarak rahat boşalmasını sağlar. Hava ısıtıcı sistemin uyarılarak daha düzenli ve tesirli çalışmasına yardım eder. Kulak kepçesinin temizliğinde de benzeri mülâhazalar söz konusudur.

Abdest ve temizlik

Yukarıda kısaca temas edilen el-yüz, ağız-burun, göz, kulak, boyun, ayak temizliğine ek olarak ön kolu da ilâve eden ve gün içinde tekrarlanan bir temizlik işlemleri de abdesttir. Hastalıkların çoğunun ağız ve burun yoluyla bulaştığı düşünülürse, koruyucu hekimlik adına abdestin yararlarına başkasını eklemeye gerek yoktur. Ayrıca abdest, son zamanlarda önem kazanan hidroterapi (su ile tedavi) unsurlarının çoğunu ihtiva eder.

Allah belli durumlarda Müslümanlara abdest ve boy abdesti almalarını emretmiştir: "Ey iman edenler! Namaza durmak istediğiniz zaman yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başınızı meshedin ve ayaklarınızı da topuklara kadar yıkayın. Eğer cünüp iseniz tam temizlenin..." (Mâide, 6)

Saç-sakal temizliği

Saçların temizliği sağlığı etkiler. Çünkü bazı enfeksiyon âmilleri ve parazitler, kirli saçlara ve o bölgedeki deriye daha kolay yerleşir. Saçlı derinin dengesini bozup saçın aşırı yağlanmasına yol açabileceği için, saçların her gün, mümkün değilse günaşırı, en az haftada iki defa yıkanması gerekir. Saçlı deriyi ve kıl diplerini, yağlanmayı artıracağı için mekanik olarak aşırı uyarmaktan kaçınmalıdır. Saç, sakal, bıyık her zaman taranıp düzeltilmeli ve temiz tutulmalıdır.
Saçların boyanması veya saça kimyevî maddelerin uygulanması, saçın ve saçlı derinin sağlığını bozabileceği için, bu tip uygulamalardan kaçınmalıdır. Saçlı deride kan dolaşımının bozulmaması için, çok sıcak ve çok soğuk havalar dışında başın açık olması faydalıdır. Peygamberimiz:

"Kimin saçı varsa, ona ikram etsin!" (Ebû Dâvûd, Tereccül-3) buyurmaktadır.

bottom of page